Yönetim Kurulu Başkanı
Değerli Dostlarım,

Yıl 1976. Kırsaldan şehirlere göçün arttığı, siyah beyaz resmin belirgin olduğu yıllardı. Çarpık kentleşme şehirleri ve şehir kültürünü farklı boyutlara taşıyordu. Ama yapı sektörü çok canlıydı. Kalite ve hizmetten ziyade elinde malı olmak çok daha önemliydi. Enflasyon yüksek ve cesaretli olan çok para kazanabiliyordu. Bu yıllarda İstanbul Üniversitesinde öğrenciydim. Sosyal ve siyasal olaylar ülkemizi kamplara bölmüş ve huzursuzluk hat safhadaydı. Boş zamanlarımda yarı zamanlı çalışıyordum. Yapı sektörünü Perşembe pazarında tanıdım. Esnaf Anadolu’dan İstanbul’a gelir ve malını alıp dönerdi. İletişim yeterince gelişmemişti. Mal bulmak çok zordu. Fiyat artışları neredeyse aylık %10-15 seviyelerindeydi.

Genç ve yetişmiş nüfusa sahip olan ülkemiz, doğal olarak kalkınmakta olan bir ülkedir. Herhangi bir yönetimsel beceriye ihtiyaç duymadan bile büyüyebilir. Önemli olan sürdürülebilir büyüme oranıdır. Zikzak yaparak büyümemiz sistemlerin oturmamasıyla ilgilidir. Kişisel becerilere dayalı başarılar kalıcı değildir. Bu popülist bir yaklaşım olup, tercih edilmemesi gereken bir yoldur. El birliği ile ülkemizde sistemlerin oturması için gayret göstermeliyiz. Bütün bu kurallar işyerlerimiz için de geçerlidir.

Yıl 1983. İlk işyerimizi açtık. Uzun yıllar geçti aradan. Bu süreçte bana maddi manevi desteğini esirgemeyen ailem, çalışma arkadaşlarım, müşterilerim ve sektörde ki tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.

Yıl 2007. Adeta her şey yeniden başlıyor, yeni nesil üniversiteyi bitirip, hayata atılmayı bekliyordu. Sektörden kopmadan, daha global düşünmemiz ve Dünya ticareti ile entegre olmayı başarmamız gerekiyordu. ASUSY Dış Tic. Ve İnşaat Ltd. Şti. bu vizyonla kuruldu. İlk temaslarımız, tasarımda öncü İtalyanlar ile, üretimde güçlü Çin firmalarıyla oldu. Yaşayan her mekanda kullanılabilen karolarımız; Çevreci, doğaya saygılı, bakımı kolay ve kaliteli olmalıydı. İtalyan teknolojisi ile üretilmeli, en iyi hammadde içermeli ve porselen kültürünün en eski olduğu ülkede yapılmalıydı. SAREMICA markamız bu misyonla yola çıktı.

Kalite ve devamlılıktan ödün vermemek için, CE belgesi olmayan hiçbir ürünü getirmeme kararı aldık. Ayrıca ülkemize ait TSE belgesini de aldık. Bütün bunların sürdürülebilir olması için, partnerlerimizle ciddi anlaşmalar yaptık. Kılı kırk yararak sürdürülebilir devamlılıktan vazgeçmedik.
Markamız; tüm bireysel müşterilerimize gönül rahatlığı ile kullanabileceği kalite, güven ve konforu sunmaya devam edecektir. Dünyanın her tarafından süzülüp gelen teknoloji ve tasarımları ayağınıza getireceğiz. Kurumsal projelerinizde de size ayrıcalık ve farklar sunacağız.

Yıllar geçecek, ama biz gelecekte de bu prensiplerimizden hiç ödün vermeyeceğiz. Geçmişle geleceği sentez yaparak yolumuza devam edeceğiz.
Allah hepimize sağlık, huzur ve başarılı bir gelecek nasip etsin.

Ahmet SARI